Tarihsel süreçte Türkiye’de merkez sağ (11)

 

Özellikle Demirel’in Cumhurbaşkanı olmasından sonra merkez sağ tamamen dağınık bir seyir izledi. Bu 10 yıllık sürede kısa süreli de olsa hem Yılmaz hem de Çiller üçer hükümet kurdular. Buna rağmen merkez sağı toparlayamadılar ve halka güven veremediler. 

Yine bu 10 yıllık süre boyunca  birbirlerine adeta kan davası besleyen Yılmaz ve Çiller yolsuzluklar da ayyuka çıkınca halkın güvenini tamamen kaybettiler. Yetmez gibi haklarında karşılıklı olarak açılan Meclis soruşturmalarını sadece bu konu için mutabakata vararak ve birbirlerine destek verip aklayarak tamamen kapattılar. 
Halkın vicdanını kanattılar.

Yaptıkları bu son davranış halkın kendilerinden iyice soğumasına yol açtı. Oy oranları büyük bir hızla %10 bandına doğru eridi. Hüsamettin Cindoruk liderliğindeki DTP’nin de halkın teveccühünü kazanamaması sonucunda merkez sağ sahipsiz kaldı.

***

Bu arada Ecevit hükümeti görevdeyken 2000 yılına gelindi ve Cumhurbaşkanı Demirel’in görev süresi sona erdi. Bir müddet Demirel’in görev süresinin uzatılması gündeme gelse de partiler arasında uzlaşma sağlanamadı. 

Bunun üzerine Ecevit’in önerisi, koalisyon ortaklarının desteği ve Meclis’te bulunan parti liderlerinin de imzası ile Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer Türkiye Cumhuriyeti’nin 10. Cumhurbaşkanı seçildi.

***

Siyasi olaylar hızla yaşanırken 2001 ekonomik krizi patladı ve ne yazık ki ekonominin başına Devlet Bakanı olarak Kemal Derviş getirildi. Derviş bu çok önemli göreve Dünya Bankası’ndan alınarak getirilmişti.
Bu şahsın kime ve neye hizmet ettiği sonradan anlaşılmıştır ve Türk siyasetine pek çok zararları olmuştur. Yaptıkları, etkisi itibarıyla devlet sistemimize de çok olumsuz olarak yansımıştır. Fakat yazı konumuza dâhil olmadığı için burada ayrıntısına girilmeyecektir.

2002 senesinin Ağustos ayına gelindiğinde koalisyon ortaklarından Devlet Bahçeli hiç beklenmedik şekilde ve hiç de siyasi ve ekonomik mecburiyet ortada yokken Kasım ayında erken genel seçim istedi. 

3 kasım 2002’de yapılan erken genel seçimde merkez sağ tamamen silindi. Lüzumsuz yere seçim isteyen MHP de barajın altında kaldı.
Seçimi %34 oyla Başbakan adayı bile belli olmayan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) kazandı. 
Türkiye yeni ve yıllar içerisinde sonuçları çok ağır olacak bir sürece girmişti.

AKP, Millî Görüş geleneğinden kopan siyasi İslamcı bir kadro tarafından kurulmasına rağmen partinin ileri gelenleri ‘Millî Görüş gömleğini çıkarttıklarını’ iddia ettiler. 

***

2007 genel seçimlerine gidilirken Erkan Mumcu liderliğindeki ANAP ile Mehmet Ağar’ın liderliğindeki DYP,  Demokrat Parti çatısı altında birleşme kararı aldı. Bu karar merkez sağa gönül vermiş seçmende büyük bir heyecan ve umut yarattı.

Yapılan kamuoyu yoklamalarına göre bu parti %15 civarında bir oy alacaktı. Bu da merkez sağın tekrar Türk siyasetinde var olması ve AKP’nin  dengelenmesi anlamına gelecekti. Fakat her ne olduysa bu birleşme gerçekleşemedi. 

Erkan Mumcu bu konuda Ağar’ı suçlarken, Ağar nedense hiçbir açıklama yapmadı! İlerleyen yıllarda da AKP’ye yanaştı hatta oğlunu bu partiden milletvekili seçtirdi. 
İşte, merkez sağın misyon partisi olan DYP’nin Genel Başkanlığı’nı bir müddet bu kişi yapmıştı!

Bu birleşme umudunun da ortadan kalkması ile merkez sağ seçmen müthiş bir hayal kırıklığına uğradı ve kendisini sahipsiz hissetti. Bu büyük kitle kendisine gidecek bir mecra ararken karşılarında sadece AKP’yi buldular.  
AKP artık merkez sağ oylara da sahip olmuştu. 

Bu yazının konusu merkez sağ olduğu için AKP konusuna daha fazla girmemize gerek yoktur.

 

 

  • Mehmet S. Nane

  • 16 Nisan 2020

Sayfayı Paylaş

Yorumlar

Mert Özge 24 Temmuz 2020

“Yine bu 10 yıllık süre boyunca birbirlerine adeta kan davası besleyen Yılmaz ve Çiller yolsuzluklar da ayyuka çıkınca halkın güvenini tamamen kaybettiler. Yetmez gibi haklarında karşılıklı olarak açılan Meclis soruşturmalarını sadece bu konu için mutabakata vararak ve birbirlerine destek verip aklayarak tamamen kapattılar. Halkın vicdanını kanattılar.” Sadece Yılmaz ile Çiller değil aynı zamanda Erbakan ile Çiller de birbirlerine demediklerini koymayıp sonra da birbirlerini akladılar! Örnek: TOFAŞ, TEDAŞ, Mercümek

Mehmet S. Nane 24 Temmuz 2020

Evet Mert bu konu gözümden kaçmış; sana tamamiyle katılıyorum. Hatırlatma ve katkın için teşekkürler.

Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşın

leaf-right
leaf-right