Şair âşık olunca... (1)

 

Tomris Uyar - Cemal Süreya


Bu hafta, arka arkaya üç yazımı, Tomris Uyar’a ayırmak istiyorum. Daha doğrusu, ona âşık şairlerin, onun için yazdıkları şiirlere...

***

Bu makalelerimde hiç şüphesiz ki yaşananların “magazin” kısımlarına girmeyeceğim... 
O farklı bir iş. 
Biz aşk ve şiir konuşacağız...

***

Tomris’e kaç erkeğin âşık olduğunu bilebilmem mümkün değil. Fakat tüm edebiyat dünyasının bildiği, üç büyük şairin bazen farklı zamanlarda, bazen de aynı anda ona âşık olduklarıdır.

Bu şairler Cemal Süreya, Edip Cansever ve Turgut Uyar’dır.

Bazı kısa bilgiler de ilave ederek, bu üç şair tarafından ona yazılan şiirlerin bazılarını sizlerle buluşturacağım...

***

İlk şairimiz Cemal Süreya...

***

Tomris’le Cemal Süreya’nın aşkları her ikisi de evliyken başlamış. Ankara’da Sanatseverler Derneği Lokali’nde, bir rakı masasında tanışmışlar. O dönem dolaşan rivayete göre, birlikte olabilmek için ikisi de boşanmış. 
Böylece, bu ”yasak aşk” alenileşmiş ve 3 yıl birlikte yaşamışlar.

***

Tomris, ayrıldıktan sonra Cemal Süreya’da hissettiği duygu ve ruh hâlini şöyle ifade ediyor:

“Beni bıraktı ama rahat edemedi. Ona göre bana sahip olunamazdı.”

***

Cemal Süreya ise işte o ruh hâli ve duygu yoğunluğuyla çok kesin konuşmuş:

“Senden ayrıldığım anda, senin hakkında, hikâyen hakkında sevdiğimi belirtecek hiçbir şey söylemeyeceğim; benim ağzımdan kimse duymayacak.”

Şair, sözünü tutmuştur...

***

Tomris, aynı evi paylaştıkları dönemde, nedendir bilinmez, Cemal Süreya’dan bir istekte bulunmuş.

İşten çıkar çıkmaz her akşam aynı saatte eve dönen şaire, iş çıkışı hemen eve gelmemesini, “Dışarılarda biraz gezip dolaşmasını, arkadaşlarıyla buluşup vakit geçirmesini” söylemiş.

O günden sonra eve biraz geç gelmeye başlamış büyük şair. Tomris bu akşamlardan birinde tesadüfen pencereyi açtığında, Cemal Süreya’yı apartmanın girişinde otururken görmüş ve gerçeği anlamış.

Şair, her akşam iş çıkışı eve geliyor fakat “biraz geç kalmak için” aşağıda oturup bekliyormuş. 

Tomris’in bu duruma verdiği isim çok hoş: “Şahsiyet Rötarı.”

***

Aşkın, çokluk, bir kendinden ve kişiliğinden vazgeçme hâli olduğunu bakınız Tomris’e seslenen Cemal Süreya nasıl ifade etmiş:
 

AMA SENİN

Daha nen olayım isterdin, 
Onursuzunum senin!

***

Ve...
O harika şiir...

SAYIM

Ayışığında oturuyorduk 
Bileğinden öptüm seni

Sonra ayakta öptüm 
Dudağından öptüm seni

Kapı aralığında öptüm 
Soluğundan öptüm seni

Bahçede çocuklar vardı 
Çocuğundan öptüm seni

Evime götürdüm yatağımda 
Kasığından öptüm seni

Başka evlerde karşılaştık 
İliğinden öptüm seni

En sonunda caddelere çıkardım 
Kaynağından öptüm seni

 

 

 

 

  • Mehmet S. Nane

  • 30 Kasım 2020

Sayfayı Paylaş

Yorumlar

Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşın

leaf-right
leaf-right