“Türkiye S 400’lerden kurtulmalı…”



Aşağıdaki sözler Meral Akşener’e ait:

“(…) Türkiye, Rusya ile kurduğu asimetrik ilişki modelinden sıyrılmalı, kendisini kırılgan hâle getiren S 400’lerden acilen kurtulmalı, Akkuyu nükleer santralini derhal millîleştirmeli, bölgesel istikrara risk oluşturabilecek Kanal İstanbul projesini durdurmalıdır. Saraydaki bol maaşlı şen azınlık ve iktidarları da bu vesileyle mirasyedi bir evlât gibi her fırsatta hor gördükleri Montrö‘nün, Lozan’ın ve ülkemizi dünya savaşının dışında tutabilmiş iradenin hayati önemini anlamalı ve o iradeyi gösterebilenlere bir hayır dua göndermelidir.”

***

Akşener’in Lozan’ı ve Montrö’yü gayet doğru değerlendirdiğini ve II. Dünya Savaşı’na girmeme başarısı gösteren devlet adamlarını takdir ettiğini görmekten dolayı memnunum. 

Karma ekonomiden ve devletin kilit ekonomik sektörlerde halk yararına varlık göstermesinden ve devletleştirmelerden yana bir kişiyim. Eğer ki Akkuyu’nun devletleştirilmesi mümkünse bundan büyük memnuniyet duyarım.

Kanal İstanbul konusunda da kesinlikle kendisiyle hemfikirim.

Fakat bu açıklamada takıldığım konu, S 400’le ilgili söyledikleri…

*** 

Evvela şunu hatırlatayım: S 400 bir taarruz silahı değil, hava savunma sistemidir. Türkiye’nin bulunduğu coğrafyada aleyhine pek çok gelişme olan bir dönemde hava savunma eksiğini kapatacak silah sistemine ihtiyacı olmuştur.

Bunu da doğal olarak NATO’daki müttefiki ABD’den karşılamak istemiş ve Patriot satın almak için talepte bulunmuştur. ABD, “müttefiki” (!) Türkiye’ye bu savunma sistemini satmamıştır. 

Türkiye bu ihtiyacını ABD’den karşılayamadığı için önce Çin’le görüşmeler yapmış, nihayetinde Rusya ile anlaşmıştır. Bundan daha normal ne olabilir?

Ne yani?  
Türkiye kendini korumak için tedbir amaçlı harekete geçmese miydi? Peki o zaman, Allah muhafaza, bir savaş çıksa hava sahasını nasıl koruyacaktı? 
Türkiye kaderini iki yüzlü ve kalleş ABD’nin, AB’nin, NATO’nun merhametine mi teslim edecekti?  
Kaldı ki Türkiye’ye en büyük savaş tehdidi zaten emperyalist batıdan gelmektedir! Böyle dostlar varken düşmana ne hacet!

***

Türkiye S 400’leri alarak çok iyi yapmıştır. Fakat kısa sürede aktif hâle getirmemekle büyük hatada bulunmuştur. Bu sistemin “depolarda çürüdüğü” söylentileri çıkmış ve vatanımızın iyiliğini düşünenleri çok üzmüştür.

Neyse ki emekli Hava Tümgeneral Beyazıt Karataş Paşa’mız yakın zamanda açıklama yaparak, S 400’lerin kullanıma hazır olduğunu söyleyerek yüreğimize su serpmiştir. Hemen akabinde de, Türk Hava Kuvvetleri bünyesinde bir S 400 filosu kurulduğu resmen açıklanmış ve yüreklerimiz iyice ferahlamıştır.

***

Meral Akşener S 400’den, hem de, “acilen kurtulmayı” öneriyor ama yerine ne koyacağımızdan neden bahsetmiyor?

S 400’den “acilen kurtulunca” hava sahamızı çocukken oynadığımız sapanlarla yani “sapan sistemi” ile mi koruyacağız?

***

Bir soruyla bitireyim: Montrö konusundaki basın açıklamasını imzalayan ve haklılıkları her geçen gün daha iyi anlaşılan vatansever amirallerimize “zevzek“ diyen de aynı Akşener değil miydi?

 

 

 

 

 

 

  • Mehmet S. Nane

  • 2 Mart 2022

Sayfayı Paylaş

Yorumlar

Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşın

leaf-right
leaf-right