Ah, Timur Selçuk ah…



Ne yazık ki son iki ilkbahar bana hiç iyi gelmedi. Geçen sene Nisan ayında birincisine yakalandığım korona, bazı rahatsızlıkları tetikledi ve özellikle migrenimi artırarak hayatımı çok zorlaştırdı. Ardından geçirdiğim ikinci koronaysa iyileşme sürecimi oldukça uzattı. Bu sebeple maalesef geçen sene ve bu senin ilkbaharına bu sıkıntılarla girdim. 
Fakat katiyen karamsar değilim. Yaz aylarında sevgili yaylamın iyileştiriciliğinde bunları atlatacağıma şüphem yok.

Gelin görün ki son aylarda bu rahatsızlıklar maalesef hem iş hayatımı hem sosyal hayatımı ciddi manada engelledi. Öyle ki bazen koskoca bir hafta işe gidemediğim bile oldu. (Şirketimin genel müdürü ve hissedarı, yeğenim, evlâdım Serhat’ımın (Ağan)işlerin başında olması en büyük teminatım.)

Bu neviden zorunlu olarak evde kalmalarımın bir yararı olduğunu da inkâr edemem. Bu vesileyle okumaya, yazmaya çokça zaman buldum. İlaveten film izlemeye ve müzik dinlemeye de.

***

Birkaç gün evvel, zorunlu ev günlerimden birinde Timur Selçuk dinlemek istedim. Timur Selçuk’un Bodrum Oda Orkestrası’nı yönettiği ve solistin Altuğ Dilmaç olduğu 9 Mart 2017 tarihli konseri bir defa daha izledim. 

Değerli müzisyen Altuğ Dilmaç’ı herkes tanıyor, onu uzun uzun anlatmama gerek yok. Opera sanatçısı olarak başarılı bir klâsik müzik kariyeri… 
Ayrıca mükemmel lied yorumları, caz ve hafif müzik eserlerinin seslendirilmesi, duru ve şelale gibi çağıldayan güçlü bir ses… 
Gerçek bir müzisyen, gerçek bir sanatçı…

***

Bu iki büyük müzisyen ne kadar da güzel ve ahenkli müzik ürettiler o gün… 
Her ikisi de yetmişlerini süren bu büyük sanatçılar, müziğin delikanlı yüreklerine verdikleri heyecanla sundular konserlerini. 
O doyumsuz konserin bir yerindeki şu sımsıcak diyaloğa bakar mısınız lütfen…

“Hazır mıyız Altuğ’cuğum?” 
“Hazırım.” 
“Haydi güzelim…”

Timur Selçuk her zaman zarif, nazik, sıcak ve içten bir adamdı... Kaliteliydi, şıktı...

***

Konser bir buçuk saat sürüyor. Programın başında Münir Nurettin’in, aralarında Rindlerin Akşamı, Kalamış ve Endülüs’te Raks da olan besteleri seslendiriliyor.

Ardından sıra Timur Selçuk’un unutulmaz şarkılarına geliyor. 
Türk dilinin büyük şairlerinin en güzel dizelerinin, Timur Selçuk’un muhteşem müziğiyle buluşmalarının zevkine bir defa daha varıyorsunuz… 
Kendinizi bu muhteşem müzikle Faruk Nafiz’in, Cahit Sıtkı’nın ve illa ki Ümit Yaşar’ın şiirlerinin birbirlerine karışarak sihirli müzikal eserler yaratmasına teslim ediyorsunuz…

Söylemezsem eksik kalır: Konserde öyle bir İspanyol Meyhanesi yorumu var ki… 
Timur Selçuk, Altuğ Dilmaç ve Bodrum Oda Orkestrası ne kadar övgüye boğulsa az kalır. 
Bir mucize yorum. 
İnanılmaz bir performans, inanılmaz bir yetkinlik, inanılmaz bir müzikalite…

***

Bu konser keşke Altuğ Dilmaç’ın solistliğinde, sadece Timur Selçuk repertuarından oluşacak bir programla onun aziz hatırasına ithafen tekrarlanabilse… 
Orkestrayı Timur Selçuk’un öğrencilerinden bir şef yönetse…  
Ve de gene Bodrum Oda Orkestrası olsa… 
(Bu harika orkestra, sözünü ettiğim konserde o kadar mükemmel müzik yaptılar, değerli şefleri ile o kadar muazzam bir uyum yakaladılar ve en önemlisi de müziklerini o kadar büyük bir sevgiyle icra ettiler ki… Lütfen, özellikle İspanyol Meyhanesi'nin icrası sırasında, orkestra üyelerinin o güzel yüzlerindeki, güzel ifadelerine bakınız. Aşk olsun onlara…)

***

Timur Selçuk; orkestra şefliği, hocalığı, piyanistliği ve besteciliğine ilaveten, eşsiz sesi ve yorumu sayesinde benzersiz kıldığı şarkıcılığıyla aşılması çok çok zor olan dev bir müzisyendir. 

Babasının aksine, o, batı müziğini tercih etmiştir. Buna rağmen Türk müziğine fevkalade hâkim bir sanatçıdır. Neticede, yaptığı müzik kültürümüze ait olan, kökleri bu topraklarda yer etmiş ve hem doğu hem batı müziklerinden beslenen evrensel bir müziktir.

***

Onun ani ve vakitsiz vedasından sonra, 28 Kasım 2020’de bir yazı yazmış ve duygularımı aktarmaya çalışmıştım.  
Timur Selçuk benim güzelim Ankara günlerimde, 3 farklı konserinde nefes almadan dinlediğim, hiç tanışmamış olduğum yakın bir dostumdu. 

Müziği ve eserleri; müzik zevkimin ve algımın, müzikle ilgili kalite anlayışımın, değerlerimin ve beğenilerimin yerli yerine oturmasında, klâsik batı müziği eserleri ile birlikte çok müstesna bir yere sahiptir. 
Onun haberi olmadı ama üniversite öğrencisi Mehmet’te büyük emeği vardır.

***

Sevdiğim, saygı duyduğum ve değer verdiğim kişilerin bu dünyaya veda ederek fiziken de olsa hayatımdan çıkmaları artık eskisinden çok daha fazla canımı yakıyor. 
Bunu başka türlü anlatmamın yolu yok… 
Eksiliyorum… 
Timur Selçuk’un gidişinden itibaren geçen günlerde hissettiğim tam da budur…

***

Uzun zamandır görüşemediğim sevdiğim ve çok değer verdiğim dostlarım var. Görüşemesek bile  onların mevcudiyetinin olduğunu bilmek bana kendimi çok iyi hissettiriyor. 
Hayatın gailesinden bugün görüşemiyor olabiliriz. Varsın olsun. Nasıl olsa ertesi gün bizim…

***

Bu harika konsere buruk bir heyecanla başladım ve bir buçuk saat süren müzik şölenini derin bir kederle tamamladım… 
Ne de çok özledim sevgili kadim dostum Timur Selçuk’u…

***

Yok, adil değil…
Bu sonsuza gidişler vakitsiz olmamalı…   
Olmamalı…

 

 

 

  • Mehmet S. Nane

  • 19 Mayıs 2022

Sayfayı Paylaş

Yorumlar

Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşın

leaf-right
leaf-right