CHP kimden oy alacak?

 

CHP’nin, kendi yaptırdıkları da dâhil olmak üzere, onlarca anket sonucunda oy oranının %25 civarında olduğu görülüyor.  
(Dikkatinizi çekerim: Burada gözden kaçırılan bir husus var. Bu oran, “kararsız seçmen” dağıtıldıktan sonra elde ediliyor. Yani “ham” oy oranı daha düşük.)

Yazıp çizenler ve “konuşanlar” CHP’nin “herkesin oyuna talip” olan bir siyaset izlediğini söylüyorlar. Politika ve strateji bu şekilde ortaya konulunca, her kesim tarafından ”kabul görmek” düşüncesiyle hamleler yapılıyor, söylemler geliştiriliyor.

Oysa ki bir siyasi partinin temel bir ideolojisi, bir duruşu olur. Toplumun tamamına “sempatik görünmek” hiçbir parti için mümkün değildir. 
CHP’nin kuruluşundan ve genlerinden gelen ideolojisi, Atatürk ilkeleridir ve parti bayrağında simgelenen Altı Ok’tur.

Bunun dışında her kesime hitap etmeye çalışan politikalar, biraz amiyane olacak ama “ortaya karışık” bir görüntü oluşturmaktadır. 
Bunun iyi sonuç vermeyeceği aşikârdır. 
Çünkü kimse aslı varken benzerine ya da taklidine oy vermez!

***

CHP’de Atatürk çizgisinden uzaklaşıldıkça kafa karışıklığı artıyor. Tek bir örnek vermek isterim. Altılı Masa’da mutabık kalınan 1921 Anayasası’na sahip çıkılması, CHP’nin içinde bulunduğu savrulmayı göstermeye yeter de artar bile!

***

Hani CHP, net olmayan bu politikalarla herkesten oy almaya çalışıyor ya, bakalım hakikaten öyle mi olacak?

Siyasal İslâm’ın şu an itibarıyla tam 5 partisi var. Bunlar dururken CHP ne yaparsa yapsın asla bu seçmenden oy alamaz. AKP’den uzaklaşan seçmenin gideceği Saadet, Gelecek, Deva, Yeniden Refah adresleri vardır. (Çarşafa parti rozeti takılması fiyaskosu ne çabuk unutuldu!) 

Milliyetçi seçmenin oy vereceği 3 parti vardır. Bu seçmen kitlesi diyelim ki iktidar ortağı MHP’ye küstü. Gideceği yer Zafer Partisi ve İyi Parti’dir. 

Şu an CHP’ye oy vermesi en muhtemel olanlar HDP seçmenleridir. Fakat kendi partileri varken bu seçmen kitlesi katiyen CHP’yi tercih etmez. Tam tersine, bu seçmen, belki de parti aidiyeti en yüksek kesimdir. 

NATO’ya, ABD’ye ve Batı’ya “selam sarkıtmanın” da pratik bir getirisi yoktur. 

Eskinin merkez sağ ve merkez sol olarak tanımlanan seçmeni artık Cumhuriyetçi bir hüviyet kazanmıştır ve “bugünkü” CHP’nin siyasi çizgisinden hazzetmemektedir.

***

O hâlde soruyorum: Her kesimden oy alacağı söylenen ve böyle pembe bir hayal dünyası yaratılan CHP, kimden oy alacaktır?

Cevap bellidir. CHP’nin dayanacağı iki seçmen kitlesi vardır. Birincisi kendi tabanı, ikincisi merkezde yer alan seçmenlerdir.  
CHP’nin kemikleşmiş tabanı dışında, eskinin merkez sol ve merkez sağ/muhafazakâr kitleleri CHP’nin doğal seçmenidir. Bu vatandaşlarımızın Cumhuriyetimiz, devletin kurucu ideolojisi ve Atatürk’le sorunu yoktur. 
CHP, bu grubun desteğini eksiksiz sağlamalıdır.

(Benden hatırlatması: CHP’nin doğal destekçisi olan seçmen “cepte” değildir. Öyle sandığa “tıpış tıpış” gitmek ve biat etmek gibi bir karakterleri de yoktur! 
Ayrıca bu geniş kitlenin ezici çoğunluğunun Atatürk’e bağlılığını önemle hatırlatmak isterim. Ve yine hatırlatmak ve uyarmak isterim ki izlenen politikalarla bu çok önemli kitle küstürülmemeli, “gocundurulmamalıdır.” )

***

Bir de tarihten gelen uyarı: Masa başında yapılan siyasi mühendislikler bazen olumlu sonuçlar verebilir fakat siyasî tarih bu hususta inanılmaz büyük başarısızlıkları ve hayal kırıklıklarını da kaydetmiştir.

***

Defalardır yazıyorum, konuşuyorum ve anlatmaya çalışıyorum. CHP, Altılı Masa’dan kalkmalıdır.  
Ve derhal Altı Ok politikalarına dönerek milletvekilliği seçimine tek başına katılmalıdır. Hiçbir şüphem yoktur ki şu andakinden çok daha yüksek bir oy oranına ulaşacaktır. 
Hâlâ görülemiyor mu: Altılı Masa CHP’yi aşağı çekmektedir.

Cumhurbaşkanlığı seçimi ayrı bir iştir. CHP, yapacağı çok kapsamlı araştırmalar neticesinde ilk turda seçileceği görülen kendi adayını çıkarmalıdır.  
Emin olunuz ki CHP bünyesinde ilk turda seçimi kazanacak aday hatta adaylar vardır.

***

CHP, Cumhuriyeti ve devleti kuran Atatürk’ün partisidir. Özüne dönmelidir.

***

“Muhalafete muhalefet yapılmaz” safsatasına saplanıp kalanlara “özel” not:

Kardeşim, ben Atatürk’ün CHP’sinin bir mensubuyum. Partimin Altı Ok’u temel alarak iktidar olmasını istiyorum. Çünkü biliyorum ki Türkiye bu zor günlerden Atatürk ilkelerine sahip çıkan bir CHP ile kurtulur. 
Ben, muhalefete muhalefet etmiyorum!    
Muhalefet görevinin doğru düzlemde yapılarak iktidara gelinmesi için eleştiri ve önerilerde bulunuyorum. 
Bu yaptığımı “muhalefete muhalefet” olarak tanımlamak ya da yorumlamak açık bir hamakattır!

 

 

 

  • Mehmet S. Nane

  • 28 Eylül 2022

Sayfayı Paylaş

Yorumlar

Saffet ışık 7 Ekim 2022

Doğru söze ne denir? CHP bir avuç siyaset cambazının kontrollündedir. Kılıçtaroğlu bu partiyi asla iktidara taşıyamaz. Özellikle, taşıyabileceklerin yolunu kesmeye çalışması, CHP’yi daha da iktidar olmaktan uzaklaştırıyor.... Savruluyor.... Bunu her ortamda dillendirip ifade etmez isek kendimize ve partiye ihanet etmiş oluruz.

Saffet ışık 7 Ekim 2022

Doğru söze ne denir? CHP bir avuç siyaset cambazının kontrollündedir. Kılıçtaroğlu bu partiyi asla iktidara taşıyamaz. Özellikle, taşıyabileceklerin yolunu kesmeye çalışması, CHP’yi daha da iktidar olmaktan uzaklaştırıyor.... Savruluyor.... Bunu her ortamda dillendirip ifade etmez isek kendimize ve partiye ihanet etmiş oluruz.

Düşüncelerinizi Bizimle Paylaşın

leaf-right
leaf-right