Değerli okur dostlarım, yaklaşık 10 ay evvel makalelerimi yayımlamaya başladım. “Merhaba” adındaki ilk makalemde yazı konularımı esas olarak tarih ve kültür-sanatolarak belirleyerek, bunun yanı sıra, Mersin’i, güncel konuları ve siyaseti de yazacağımı söylemiştim.

Bu sözlerimi yerine getirdim sayılır. Kesin olarak yerine getirdiğimi ise söyleyemiyorum. Bunun nedeni de kültür-sanat konularında istediğim yoğunlukta yazamamaktan kaynaklanıyor.

Tarih konusunda İstiklâl Harbi başta olmak üzere pek çok makaleler yazdım. İstiklâl Harbi ve Atatürk konularında dizi yazı çalışmalarım devam ediyor. Yakın zamanda onlarla da karşınızda olacağım. Ayrıca bilgiye dayanan analizler yaptığım siyasi tarihyazılarından da pek çok sayıda kaleme aldım; hatta dizi yazılar yayımladım. 

Bununla beraber, kültür-sanat konularında makaleler yayımlamakla birlikte yine de biraz ihmal ettiğimi fark ettim. 

Bundan sonra bu konudaki makale açığımı kapatmayı arzu ediyorum. Önümüzdeki günlerde böyle yazılarla karşınızda olacağım.

Bu güzel Cumartesi günü size “Bir Şiirdi Sesin” isimli kitabıma adını veren şiirimi sunmak istiyorum. Umarım zevkle okursunuz.

***

BİR ŞİİRDİ SESİN

Sesindi yüreğin o an 
Acılı, kırılgan ama yine de sevgili 
Çokluk katlanamamanın başkaldırısında, umarsız

Biliyordum ‘ben’lerinin aslında ‘biz’ olduğunu 
Duymak istedim  
Senden, sesinden

Bir şiirde sesin, sevgiye ve ayrılığa dair 
Dudaklarımızda kırık dökük gülümseyişi hüznün 

Son dizesinde şiirin
Saklayacağım diyordu sesin, sonsuza dek
Soramadım